Yazılar

                           

                           YARATILMIŞ MUTSUZLUK

                         

 
Mutluluğa Şart Koşmak

Çağımızda mutlu olmak, başkalarını mutlu olduğuna ikna etmekten geçiyor maalesef. Ya da öyle zannediliyor. Sosyal platformlarda paylaşılan mutluluk ve keyif dolu fotoğraflar ya da “nasılsın” sorusuna, ne yaptığıyla ya da nereye gittiğiyle ilgili verilen cevaplar hep karşıdaki insanı çok mutlu ve eğlenceli bir hayat yaşadığına dair ikna ederek, kendini iyi hissetme çabasıdır.

Modern zamanın en iyi spiritüel öğretmenlerinden olan Eckhart Tolle’ un “Var Olmanın Gücü” adlı kitabından biraz alıntı yapmak istiyorum.

(………)  Birçok durumda, mutluluk insanın oynadığı bir roldür ve gülümseyen bir yüzün ardında aslında büyük bir acı vardır. Mutsuzluk, dışarıdan parlak bir gülümseme ve bembeyaz dişler arasına gizlendiğinde, reddedildiğinde depresyon yıkım ve aşırı tepkiler, sık gözlemlenen şeyler olur.

Eğer içinizde mutsuzluk varsa önce onun varlığını kabul etmeniz gerekir. Durumu değiştirmek ya da kendinizi bu durumdan kurtarmak için yapabileceğiniz bir şey olabilir. Eğer yapabileceğiniz bir şey yoksa bununla yüzleşin ve şöyle deyin: “Pekala durum nasılsa öyle… Ya kabul ederim ya da kendime acırım.” (………)

Mutsuzluğun öncelikli nedeni asla durum değil, Durumla ilgili düşüncelerinizdir. Düşüncelerinizin farkında olun. Onları daima durumdan ayırın. Gerçeklerle yüzleştiğinizde, güçlendiğinizi hissedersiniz.

Mutluluğun önüne nasıl şartlar ve engeller koyarız?

Bunu üç şekilde ortaya koyabiliriz. İlki, mutlu olabilmemiz için önce hayatımızda gerçekleşmesi gereken şeyler olduğunu varsaymaktır. Yani “Şu işe bir kabul edilsem çok mutlu olacağım.”  “Güzel bir evim olsaydı mutlu olabilirdim.” gibi, aslında mutlu olmakla hiç doğrudan ilişkisi olmayan şartlar öne süreriz.

İkinci sırada meşhur “Geçmişi suçlamak” vardır. “Keşke şöyle olmasaydı her şey farklı olurdu”  “Başıma bunlar gelmeseydi mutlu olabilirdim.” vesaire…

Bir diğeri ve en kolayı, başkasını suçlamaktır. “Sevgilim beni aldattığı için mutsuzum her şey onun suçu.”  “Annemle babam boşanmasaydı mutsuz bir çocukluk geçirmezdim. Hala mutsuz olmamın da sebebi onlar.”

Eğer olumsuz durumların ortasında “Şu anda kendi acımı kendim yaratıyorum.” Diyerek farkına varırsanız, şartlanmış egosal durumların ve tepkilerin sınırlarının ötesine geçmeye başlarsınız. Böylelikle farkındalık sayesinde size gelecek sonsuz olasılık için kapıyı aralamış olursunuz. Mutsuzluğunuzu kendi yarattığınız bir duygu olarak tanımladığınız anda, kendinizi ondan özgür kılarsınız.

Mutluluğu bir şeylere bağlamak, egonun kaçış noktasıdır. Mutlu olmak, gelecekte olması gereken bir şeye, geçmişte olmaması gereken bir şeye ya da başkalarına bağlı değildir. Sadece “size” bağlıdır. Hiçbir durum ya da kişi, mutsuz olmanızı sağlayamaz. Eğer siz izin vermemişseniz…

 
Mutsuzluğumuzun sebebi biziz dedik. Eckhart Tolle bunu şöyle açıklamış:

(……..) Vücut çok zeki olmasına rağmen gerçek bir durumla düşünce arasındaki farkı söyleyemez. Her düşünceye gerçekliğin bir parçasıymış gibi tepki verir, çünkü sadece bir düşünce olduğunun farkında değildir. Vücuda göre endişe ya da korku verici bir düşünce, “tehlikedeyim” mesajıdır ve dolayısıyla gece sıcak ve rahat yatağınızda yatıyor olsanız bile, vücudunuz bu mesaja uygun olarak tepki verir. Kalp daha hızlı atar, kaslar gerilir ve solunum hızlanır. Bir enerji yoğunluğu olur ama tehlike sadece zihinsel bir kurgudan ibaret olduğundan, enerji boşalacak yer bulamaz. Sonuç olarak enerjinin bir kısmı zihne geri döner ve vücudun uyumunu bozar.(……..)

Kendisine bazı enerji çalışmaları yaptığım ve aynı zamanda arkadaşım olan bir danışanım, yaşadığı bir olayı anlatmıştı. Bir alışveriş merkezinde bir arkadaşına rastlamıştı. Fakat arkadaşı onunla göz göze gelmesine rağmen görmezden gelip hızlı adımlarla oradan uzaklaşmıştı. Buna hiç anlam veremeyen ve aynı zamanda da çok sinirlenen danışanım, kendi kendine “Bir daha o kadınla asla görüşmeyeceğim. Beni gördüğü halde yanımdan geçip gitti. Ben böyle davranılmayı hak edecek ne yaptım ki, bir daha karşılaşırsam ben de ona aynısını yapacağım.” Diyerek bütün gününü huzursuzluk ve sıkıntıyla geçirmiş ve ertesi gün bile aklına geldikçe sinirlenmiş ve sürekli söylenmişti. Hatta aynanın önünden geçerken kaşlarının çatık olduğunu fark etmiş ve onu bu hale getirdiği için arkadaşına bir kez daha kızmıştı. O gün başka bir arkadaşıyla konuşurken olayın aslını öğrenmişti. Aslında sinirlendiği kişiye alışveriş yaparken bir telefon gelmiş, kreşteki kızının salıncaktan düştüğünü ve o sırada hastanede başına dikiş atıldığını öğrenmişti. Bunu duyan arkadaşımın, kendini ne kadar kötü hissettiğini tahmin edersiniz.

Bana aynen şunları söyledi. “Tam da o anda karşılaşmışız, beni görecek durumda değilmiş meğer. Ortada hiçbir şey yokken kendi kendime yarattığım bir düşüncenin esiri oldum ve iki koca günü kendime zehir ettim. Kalbim çarptı, mutsuz oldum, öfkelendim, üzüldüm, bütün bu duyguları çocuklarıma ve eşime de yansıttığım için ailemi de mutsuz ettim. En önemlisi de böyle zor bir günde arkadaşımın yanında olmak yerine günü ona kızarak geçirdim. Hepsi bir hiç için.”

Arkadaşım dikkatini olayın gerçekliğine değil, kendi yarattığı gerçekliğe odaklamıştı. Bu yüzden, sinirlenmesine neden olan olayla değil tamamen kendi zihniyle savaşmıştı. Yaşadığımız olayları kişisel algılamamıza neden olan ego, varlığını hissettirmek için böyle durumlar yaratır ve eğer yeterince farkındalık geliştirememişsek, zihnimiz bu numarayı yutar. Tam da bu yüzden, olaylara verdiğimiz tepkilerin ve yarattığımız düşüncelerin, bazı duygulara yol açtığını ve bu duyguların da mutsuzluğa yol açtığını bilmemiz gerekiyor. Zincirin ilk halkası olan olumsuz düşünceler, biz onları bırakmadıkça varlıklarını sürdürecek ve sinsice zihnimizi kemirmeye devam edecektir. Olayları değiştiremiyorsak bile, verdiğimiz tepkileri değiştirerek, bizi etkileme biçimlerini kontrolümüz altında tutabiliriz.

 Sevgiyle...

Deniz AYDIN



GEZEGENLERİN GÜNLERİ HANGİ GÜN NE YAPMALI


 
Bazı günler giriştiğimiz işlerin çok kolay ilerlediğini, bazı günler ise olmadık engellerle karşılaştığımızı hatta bazen işimizi tamamlayamadığımızı görürüz. Aynı şekilde kendimizi iyi ya da kötü hissettiğimiz günler vardır. Astrolojide her gün belli bir gezegen tarafından yönetilir ve o gün üzerinde etkileri vardır. Haftanın 7 gününe karşılık, klasik astrolojide 7 gezegen vardır. (Klasik astroloji, modern dönemde keşfedilen, Uranüs, Neptün ve Pluton’u kullanmaz. Dünyadan çıplak gözle görülebilen 7 gök cismiyle çalışır.)

Zamanımızı en etkin şekilde kullanabilmek amacıyla hangi günü hangi gezegenin yönettiğini ve o gün neler yapılması gerektiğini bilmek için astrolojiden faydalanabiliriz.

O zaman, haftanın günlerine göre yapılması ve yapılmaması gerekenlere bir bakalım;


Pazartesi Ay Günü

Ay Yengeç burcunun yöneticisidir. Duyguları, bilinçsiz yönelimleri, bilinçaltını, annelik duygusunu, besleme ve beslenme ihtiyacımızı ifade eder.

Pazartesi günleri değişken ruh halimiz pazartesi sendromu yaşamamıza sebep olan şeydir. Aslında hafta sonu rehavetini atlatabilirsek, Bu gün bir şeylere başlamak için idealdir hele de yeni ay varsa. Fakat bir konu hariç. Ay, besleme ve beslenmeyi ifade eder dedik. Bu yüzden Ay gününde diyete başlanmaz. İşte o her pazartesi başlanan diyetlerin bir türlü sonuca ulaşamaması bu yüzdendir. Bir püf noktası; Yeniaydan sonraki günlerde de Ay büyümekte olduğundan diyet için uygun değildir. Dolunay sonrası Ay’ın küçülmekte olduğu günleri tercih etmelisiniz.  

Ay gününde duygular değişken olacağından, sakin geçirilmesi gerekir. Evinizle ve ailenizle ilgilenebilir, dua, meditasyon yapabilir, deniz ya da su kenarlarında gezinti yapabilir ya da bol bol okuyabilirsiniz.

Bu gün evinizin birkaç köşesine limon yağı damlatabilirsiniz, bol sulu meyveler yiyebilir, çayınızı limonla birlikte içebilirsiniz.

Salı Mars Günü

Mars, Koç ve Akrep Burçlarının yöneticisidir. Mücadele gücünü, cesaret, hırs ve efor gerektiren durumları, risk almayı, cinselliği, kaza ve ameliyatları ifade eder.

Dolayısıyla bu gün her türlü sportif faaliyet için çok uygundur. Agresif bir ruh hali olacağı için, tartışmalardan uzak durmak ve özellikle trafikte sakin olunması gereken bir gün.. Kazalara karşı da çok dikkat etmek gerekir. Ameliyatlar ve dişlerle ilgili operasyonlar için çok uygun bir gündür. Rekabet ve risk içeren her türlü iş için tam günü. Fakat anlaşmaları, özellikle de ortaklık anlaşmalarını bu güne denk getirmemekte fayda var.

Cinselliğin de ön planda olacağı bir gün olduğundan, günü partnerinizle birlikte geçirmek isteyebilirsiniz.

Pazartesi gecesinden yastığınıza damlatacağınız bir damla lavanta yağı, Mars gününe taptaze başlamanızı sağlayabilir. Lavanta kesenizi de yanınızda taşıyabilirsiniz. Evinize kırmızı renkli çiçekler koyabilirsiniz.

Çarşamba Merkür Günü

Merkür, İkizler ve Başak Burçlarının yöneticisidir. Konuşmak, düşünmek ve yazmak, mantık yürütmek, yorumlama yeteneği, algılama kapasitesi, her türlü yazılı ve sözlü iletişim, elektronik araçlar ve seyahatler bu gezegenin konularıdır.

Bu gün algılarımız ve muhakeme yeteneğimiz açık olacağından toplantılar, anlaşmalar, imzalar ve eğitim için çok uygun bir gündür. Kariyer anlamında yeni bir işe başlamak için idealdir. El becerisi gerektiren işler ve tamiratlar bu gün yapılabilir. Alış verişi bu güne denk getirebilirseniz gayet karlı ve verimli bir gün olabilir.

Ders çalışmak, proje hazırlamak, yazmak ve değerlendirme yapmak için en uygun gündür. Ayrıca seyahatler için ideal bir gündür.

Bu gün enerjinizi dengelemek için Adaçayı tütsüsü yakabilirsiniz. Ceviz yiyebilir, tansiyon probleminiz yoksa gün içinde bir iki fincan adaçayı tüketebilirsiniz.

Perşembe Jüpiter Günü

Jüpiter, Yay ve Balık Burçlarının yöneticisidir. Dini ve ruhani konular, hukuksal işler, büyüme, gelişme, genişleme, bolluk ve bereketi ifade eder. Ayrıca Jüpiter şans gezegenidir.

Şansa ihtiyacınız olan işlerinizi bu güne denk getirebilirsiniz. Meditasyon veya dua gibi faaliyetler için en uygun gündür. Hukuksal işler ve anlaşmazlıkların çözümü için ideal bir gündür. Finansal konular, alım satım işleri ve yatırım için şanslı bir gündür. (Özellikle emlak)

Hoşgörüyü de ifade eden Jüpiter gününde affetmeniz gereken kişileri affedebilirsiniz. Olumlama çalışmaları için de güzel bir gündür. Bu gece görülen rüyalar dikkat çekici olabilir.

Bu gün bereket için mor bir kese yapıp içine kuru papatyalar koyarak çantanızda taşıyabilir ya da evinize koyabilirsiniz.

Cuma Venüs Günü

Venüs, Boğa ve Terazi Burçlarının yöneticisidir. Aşk, ilişkiler, sanat, hayatın keyifli ve eğlenceli yanları ve tüm güzellikler Venüs’ ten sorulur.

Güzelleşmek için yapılan her tür iş için bu gün çok uygundur. Kuaför, cilt bakımı hatta estetik operasyonlar bile bu gün olumlu sonuçlar verir. Sanatsal çalışmalar ve hobiler için verimli bir gündür. Eğlence aktiviteleri, gece hayatı ya da romantik bir yemek için cuma en uygun gündür. Nişan, düğün gibi organizasyonlar için ideal bir gündür. Yeni bir aşka yelken açılabilir ya da evlilik teklifi yapabilirsiniz.

Aklımız güzelliklerle meşgul olduğundan, dikkat dağınık olabilir. Odaklanmayı gerektiren işler bu gün yapılmamalıdır. Ayrıca bu gün trafikte ekstra dikkat etmek gerekir. Özellikle İstanbul’ un meşhur cuma trafiğindeyseniz…

Bu gün yatmadan önce yüzünüze rahatlatıcı bir maske uygulayabilir ve yanında nane çayınızı yudumlayabilirsiniz. Evinizdeki masanıza bir demet nergis ya da menekşe koyabilirsiniz.

Cumartesi Satürn Günü

Satürn, Oğlak ve Kova Burçlarının yöneticisidir. Sabır, çalışmak, engellenme, kısıtlanma, daralma ve farkındalık ile ilgilidir.

Bu gün yeni ve uzun vadeli bir işe başlamak doğru olmaz. Engellemeler yüzünden tamamlanamayabilir. Bu gün herhangi bir konuda acele etmek işleri daha da kötüleştirir. Bu günü toprakla uğraşarak, çiçek ya da bitkilerle ilgilenerek geçirmek doğru olacaktır. Tarımcılıkta tarlaya ilk tohumu cumartesi günü ekmek o yıl çok verimli bir hasat getirir.

Satürn daralmayı da ifade ettiği için diyete başlamak için en uygun gündür. Günümüzde cumartesinin tatil olması ve sosyalleşme günü olması, durumu biraz zorlaştıracaktır ama olumlu sonuç almak için değer diye düşünüyorum.

Ayrıca bu gün kötü alışkanlıklardan kurtulmak için adım atmak ve gelecekle ilgili kaygı ve endişe duygusundan arınmaya çalışmak için son derece uygun bir gündür. Ev alım satımı için bu gün de uygundur.

Bu gün yemeklere ya da salatalara bir tutam keten tohumu ekleyebilirsiniz. Evinizde çam tütsüsü yakabilirsiniz.

Pazar Güneş Günü

Güneş, Aslan Burcunun yöneticisidir. Göz önünde olmak, tanınırlık, kimlik, bilinçli yönelimler, motivasyonlar ve babalık duygusu Güneş’in sembolize ettiği konulardır.

Bu gün sanatla uğraşıyorsanız sergi gibi faaliyetler için ya da hazırladığınız bir projenin ortaya çıkarılması veya tanıtımına başlanması için çok güzel bir gündür. Bu gün özgüven gerektiren, daha önce cesaret edemediğiniz konularla yüzleşebilirsiniz. Kutlama ve organizasyonlar için ideal bir gündür.

İş günü olmamasına rağmen ortaklık görüşmeleri için çok uygundur. Belki bir pazar öğleden sonrası için, yemek görüşmesi ayarlanabilir.  

Ayrıca yalnız kalıp enerji depolamak, motivasyon arttırmak ve plan program yapmak için, aynı zamanda da çocuklarla zaman geçirmek için en uygun gündür.

 

Sevgiyle…

Deniz AYDIN

Bu blogdaki popüler yayınlar

HIDIRELLEZ (RUZ–I HIZIR) RİTÜELLERİ

SCIO İLE ENERJİ TERAPİSİ

GEZEGENLERİN GÜNLERİ HANGİ GÜN NE YAPILMALI

KOÇ BURCUNDA YENİAY VE BURÇLARA GÖRE ETKİLER

Lilith... İlk Dişi Arketipi...

SATÜRN OĞLAK' TA

EVRENLE BAĞLARIMIZI TEKRAR KURMA ZAMANI

MART AYI TUTULMALAR VE BURÇLARA ETKİLERİ

21. YÜZYILIN İLK SÜPER DOLUNAYI VE BURÇLARA ETKİSİ

21 AĞUSTOS GÜNEŞ TUTULMASI; İPTEKİ CAMBAZ